in

Umut Olmadan Asla

Pandemi süreci devam ederken şu günlerde en çok ihtiyacımız olan şey, şüphesiz umut…
İnsan umut olmadan yoluna devam edemiyor. Umut yoksa saplanıp kalıveriyorsunuz bulunduğunuz noktaya. Sanki ne yapsanız anlamı olmayacakmış gibi, kocaman bir boşluğun içinde debelenip duruyorsunuz.
Umutsuzluk elini kolunu bağlıyor insanın. Tehlikede olsanız bile umudunuz yoksa parmağınızı bile kıpırdatmıyorsunuz. Yaşamıyor, nefes alıyor belki ama, ölü gibi, hissizleşiyor insan umut yoksa eğer…

Umut, yaşamda ihtiyacımız olan belki de en önemli şey…
Bilim, umudun bize temelde üç kritik değer kattığını söylüyor. Bunlar;

Gelecek vizyonu
Özgüven
Uyum

Umut olmadan, insan geleceğe dair hayal kuramıyor.
Umut olmadan, insan özgüvenini kaybediyor ya da bir yerlere saklıyor onu.
Umut olmadan, insan çevresindeki hayata uyum sağlayamıyor.

Bu üç değer, aslında nasıl yaşadığımızı da belirliyor, nasıl bir insan olduğumuzu da…Umut, bu üçünü elde etmemizdeki temel çekirdek unsurumuz. Belki de umutsuzlukla birlikte bu değerleri de kaybettiğimiz için yaşam duruyor…

Pandemi süreci devam ederken, yaşadığımız işsizlik, yoksulluk, gelecek korkusu, güven kaybı ve huzursuzlukla başa çıkmak için en çok ihtiyacımız olan şey, umut…

Peki, umudumuzu nasıl arttıracağız?
Uzmanlar, umudumuzu arttırmanın birçok yolu olduğunu söylüyorlar.
İşte onlardan bazıları:

Şükretme Egzersizi

Neden şükretmek değil de şükretme egzersizi? Çünkü insan umudu azaldığı zaman veya umudunu yitirdiği zaman şükredemez. Böyle zamanlarda insanın aklına minnettarlık duymak, şükretmek gelmez. Bu apaçık imkânsızdır umudunu yitirmiş biri için. Ama şükretmeyi bir egzersiz gibi görerek her gün mutlaka şükretmek, umudu arttırmanın en kolay yollarından biri.

Ünlü psikolog Charlotte Vanoyen Witvliet de şükretmekle ilgili işe yarayan harika bir tavsiye verir; “Geçmişte benzer bir deneyimle yüzleşmek ve umudun gerçekleşmesini sağlamak için kişinin kendi tecrübesi hakkında minnetle yazma süreci, mevcut umutta artışa neden olur” der.
Bununla ilgili yapılan bir araştırmada, katılımcılar gerçekleşen deneyimleriyle ilgili bir günlük tuttular. Günlüklerine geçmişte umut ettikleri ve gerçekleşen olayları, deneyimleri yazdılar her gün. Kısa süre sonra bakış açıları değişti, umut geri geldi. Siz de deneyin!

Bazı uzmanlar, umudun var ettiği üç değer üzerinde çalışarak umudu geri kazanabileceğimizi iddia ediyorlar. Yani gelecek vizyonunu, özgüveni, uyumu…

Gelecekle İlgili Hayaller

Geleceği hayal etmek, insanın umudunu biz farkında bile olmadan arttıran yöntemlerden biri. İnsan düzenli olarak gelecek günler, gelecek hafta, gelecek yıllarla ilgi hayaller kurduğu zaman insanın ruhsal durumu da buna uyum sağlayarak harekete geçiyor.

Özgüven

İnsan umudunu yitirdikçe özgüvenini de yitiriyor. Eğer bu işlemi tersine çevirebilirsek, yani özgüvenimizi arttırmayı başarırsak umudumuz artıyor. Bu yüzden, psikologlar umutsuzsak, önce özgüvenimizi yükseltmeye çalışırlar. Özgüvenimizi ne arttırır? Önce bunu sormalıyız kendimize. Sonra da harekete geçip özgüvenimizi arttıracak eylemlere başvurmalıyız.

Uyum

Umut azaldığında çevremizle olan uyumumuz da azalıyor. Ancak çevremize mümkün olduğunca uyum sağlayabilirsek umudumuz da yeniden yeşeriyor. Pandemi sürecine uyum sağlayabilenler, aramızda en fazla umuda sahip olanlar… Sadece pandemiye karşı değil, hayatın bize sunduğu tüm durumlara karşı, hayatımızda umudu yeşertmek için uyum sağlamalıyız. Çünkü biz uyum sağladıkça hayat, bize hep daha iyisini sunmaya devam edecek, bize ihtiyacımız olan en önemli şeyi, umudu armağan edecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sinemanın Melankolik Dervişleri II

Dürüstlük Arkeolojisi