Çocuk gelişimi uzmanlarına göre çocukların ihtiyacı olan şey mümkün olduğunca çeşitli yaşam deneyimlerine sahip olmaktır. Bu nedenle, yaşadıkları çevre kadar, izledikleri film ya da okudukları kitaplarda farklı davranış ve inanışlara sahip karakterlerin dürüst temsilleriyle karşılaşmaları oldukça önemlidir. Televizyon, sinema ya da çocuk kitaplarında tariflenen tek tip yaşantılara maruz kaldıklarında ise gelecekte dönüşecekleri birey ve düşünme biçimlerini besleyecek bereketli kaynaklardan mahrum kalacaklardır.
Bu sebeple, tüm çocuklar için çevre sevgisi, dostluk, takım çalışması, saf sevgi, empati, farklı olana karşı hoşgörü, toplumsal cinsiyet rollerinin reddi ve barışın değeri gibi birbirinden önemli kavramları sanat, edebiyat, felsefe ve bilimle sorgulayan film ve kitaplardan oluşan iki liste hazırladık.
Film Listesi
Howl’un Yürüyen Şatosu
Sophie: Savaş uçakları mı bunlar?
Howl: Şehirleri ve içinde yaşayan herkesi bombalamaya geliyor.
Sophie: Düşmanları mı, bizi mi?
Howl: Ne fark eder!
Filmin yönetmeni Hayao Miyazaki, 2. Dünya Savaşı’nın en vahşi zamanlarında Tokyo’da dünyaya gelmiştir. İlk çocukluk anısının, müttefik bombardımanıyla yıkılan şehirden babasının elini tutarak kaçışı olduğunu söyler. Alev topları ve yıkımdan oluşan büyük dünya savaşının içine doğan biri olarak, savaş karşıtı duruşunu ”Yürüyen Şato ” isimli animede oldukça etkileyici bir biçimde gözler önüne sermektedir.
Diana Wynne Jones’un aynı adlı kitabından uyarlanan Japon animasyon filmi, babadan kalma şapka dükkanını işleten ve Kötülükler Cadısı’nın yaptığı büyü ile yaşlı bir kadına dönüşen Sophie’nin bu lanetten kurtulmak için çıktığı yolculukta başından geçen maceraları konu alıyor. Miyazaki’nin filmlerinde karşılaşmaya alışık olduğumuz güçlü kadın karakterlerden biri olan Sophie’nin merkezde olduğu film güzellik, çirkinlik, naif sevgi, masumiyet, cesaret, korkaklık, savaşın yarattığı tahribat gibi konuları masalsı anlatımına eşlik eden mizahi dille aktarıyor.
Batı animasyonlarının rollercoastervari ritmi yerine Uzakdoğu’nun acelesiz dinginliğine rağmen, akıcı öykü anlatımı, görsel zenginliği ve Miyazaki’nin iflah olmaz iyimserliği ile en hareketli çocukların bile gözlerini bir an bile kırpmadan izleyeceği ‘Yürüyen Şato’, anime dünyasına aşina olmayanlar için iyi bir başlangıç olacaktır.
Coco
‘’Müzik lisanım, dünya ailem.’’
Müziğin uzak durulması gereken bir lanet olarak kabul edildiği bir ailede büyüyen Miguel isimli Meksikalı bir çocuk, herşeye rağmen herkesten farklı olmaya cesaret ediyor ve çıktığı serüven, Latin Amerika kültüründen beslenen büyülü gerçekçilik gibi birbirinden ilginç ve rengarenk kültürel öğelerle anlatılıyor.
Gökteki Kale
‘’Ne kadar çok silahı, ne kadar gelişmiş teknolojisi olursa olsun, dünya sevgisiz kalırsa bir an bile yaşayamaz.’’
Hayao Miyazaki’nin yazıp yönettiği film, Animage Anime Büyük Ödülü’ne sahip olmuş bir başyapıt. Krallık soyundan gelen Sheeta ile madenci çırağı Pazu’nun uçan krallık Laputa’yı bulmaya çalışırken başlarından geçen türlü maceralar, görkemli sahneler ve enfes müzikler eşliğinde anlatılıyor. Uçan makinalar, küçücük kuşlara bekçilik yapan devasa robotlar, hazine peşinde koşan korsanlar ve peşlerine takılan kötücül karakterlerle iyilik ile kötülüğün ezeli mücadelesine tanık oluyoruz. Miyazaki’nin şiir gibi bir anlatımla seyircinin beğenisine sunduğu animenin film müziği ise hafızalara kazınacak türden.
Max ve Mary
‘’Mary, dünyanın pürüzlerini yok etmek için kendini sihirli bir güzellik kremi olarak görmekten vazgeçmelisin.’’
Asperger sendromlu 44 yaşındaki Max ile 8 yaşındaki Mary’nin yaş, cinsiyet, mesafe ve kişilik özellikleri gibi normların ötesine geçen mektup arkadaşlığının stop motion yöntemi ile anlatıldığı animasyonda yalnızlık, arkadaşlık ve hayatın acı-tatlı gerçekleri hem neşeli hem de oldukça dokunaklı bir dille aktarılıyor.
Komşum Totoro
‘’Ağaçlar ve insanlar çok eskiden arkadaştılar.’’
Anneleri uzun süreli bir hastalığa yakalanan Satsuki ve Mei isimli küçük kızlar annelerine yakın olmak için babalarıyla birlikte hastaneye yakın bir eve taşınırlar. Karşıdaki ormanda karşılarına çıkan Totoro ile birlikte fantastik hayallerle mutluluğun peşine düşerler.
Listenin Devamı :
Kitaplar
Evrene Açılan Gizli Anahtar
‘’Bilim etrafımızdaki dünyayı ve onun mucizelerini anlamamızı sağlayan harika ve büyüleyici bir konudur.’’
Büyük Fizikçi Stephen Hawking tarafından kızı Lucy ile birlikte kaleme alınan kitap, zamanda yolculuk ve uzayın derinliklerine duyulan sonsuz merakı neşeli ve heyecanlı bir dille anlatıyor.
Kanatlı Kediler Masalı Dizisi
“Yerdeniz” dizisi ve Mülksüzler’in yazarı, fantastik edebiyatın dünyada en çok okunan ustalarından Ursula K. Le Guin’in küçükler için yazdığı dizisi, dört sıra dışı kedi yavrusunun, her geçen gün daha çok makineleşip, tehlikelerle dolan büyük kentten kaçış öyküsünü anlatıyor. S. D. Schindler’in özgün desenleriyle canlanan dört kitaplık dizide, Le Guin kedilerin ilginç dünyasını onların en doğal halleriyle anlatırken, günümüzün sosyal konularını doğaüstü bir kurguyla işliyor ve masalla gerçeği yine başarıyla harmanlıyor. (Tanıtım Bülteninden)
Kumkurdu Serisi
Deniz kıyısında bir evde ailesiyle yaşayan Zackarina’nın, hayali arkadaşı Kumkurdu’yla birlikte uzay, evren, ölüm, aşk, sabır, yalan, dostluk gibi kavramlar üzerine konuşmalarını büyüleyici bir dille anlatan seridir.
Bal Gibi Felsefe
Soru sormayı seven çocuklar için yazılmış olan kitap ‘’Yalan söylersem ne olur?’’, ‘’Kurallara uymazsam ne olur?’’, ‘’Kavga edersem ne olur?’’ gibi soruların peşine düşüyor. Detaylı inceleme için linki tıklayınız.
Asi Kızlara Uykudan Önce Hikayeler
Denizlerin derinliğinden ormanların kuytusuna, savaş meydanlarından şaşaalı saraylara, hastanelerden gökyüzünün sonsuz maviliğine, dünyanın ve zamanın her köşesinden kendilerine dayatılan kurallara ve geleneklere isyan etme gücü bulan kadınların hikâyeleri bunlar. Prenslerini bekleyen değil, kaderlerini ellerine alan prenseslerin hikâyeleri… Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler; yüz asi kadının, Sally Nixon, Cristina Portolano, Sarah Wilkins, Barbara Dziadosz gibi dünyanın dört bir yanından altmış asi kadın tarafından çizilen olağanüstü illüstrasyonlarla renklenmiş hayatları… Bildiğimiz dünyanın bilmediğimiz gerçekleri… Ödüllü yazarlar Elena Favilli ve Francesca Cavallo, olağanüstü yüz kadının maceralarından derledikleri masalsı gerçeklerle, okuyucuları keyifli bir yolculuğa çıkarıyor. Günün herhangi bir anında açıp okuyacağınız, elinizin altında bulunduğunda kendinizi iyi hissedeceğiniz, kızınıza anlatacağınız gerçek hayat hikâyelerinin masalsı versiyonu. Nesilden nesile annelerin kızlarına hediye edebileceği, ilham verici bir kitap. (Tanıtım Bülteninden)
Morris Micklewhite ve Turuncu Elbise
BU OĞLAN SÜSLENMEYİ SEVİYOR!
Sınıf arkadaşları onlardan farklı olduğu için Moris’le alay ediyor ama o bununla baş etmenin yolunu bulacak. Christine Baldacchino’nun, farklı olanın cesaretini ve yaratıcılığını anlattığı tatlı öyküsüne Isabelle Malenfant’ın sıcak çizimleri eşlik ediyor.
Amerikan Kütüphaneler Birliği’nin Gökkuşağı Listesi’nde bulunan bu kitap ABD’nin prestijli kitap dergisi Kirkus tarafından yılın en iyi kitapları arasında gösterildi. (Tanıtım Bülteninden)
Notabene Yayınları Anti Prenses Serisi
İşte bir anti prenses daha… O bir göçebe prenses çünkü hiçbir zaman olduğu yerde durmadı. Şili’nin uçsuz bucaksız yollarında, omzunda gitarıyla yürüyen Parra’nın bıraktığı izleri takip ediyoruz. Şarkılarını söylemek için perdeden yapılan eteğini savuruyor ve yüzümüze rüzgarı vuruyor.
Bu kitapta dünyaya ve şarkılara hükmeden Parra var. Kalıplara sığmıyor ve tüm insanlığın çığlığı oluyor bir anda. “O, yoksulların, çamaşırcıların, meyve toplayıcılarının, madencilerin, sokak sanatçılarının sesiydi…” diyor yazar. Ancak sözcüklere sığmıyor Violeta Parra. Ilk anti prenses Frida Kahlo gibi umut oluyor yaşamı şehirlere sıkışmış insanlara.
Yorulmayan gezgin, zamanın göçebesi sıradışı yaşamında sizleri bekliyor. (Tanıtım Bülteninden)
Notabene Yayınları Anti Kahraman Serisi
“Çocukların özgürce oyun oynamasına izin verseydiniz, harikalar yaratırlardı. Ama siz onları elma çizmeye, ağaç çizmeye zorladınız ve çocuğu öldürdünüz”
Kitaplarında hep başka boyutlara geçmekten söz eden anti kahramanımız; dönüşen hayvanlarıyla, gerçekliği inanılmaz kurgulara sığdıran cümleleriyle ve kocaman gözleriyle karşımızda duruyor. Bazı hayatlar belki de yalnızca kendileri için yaşanmamıştır dedirten bir öykü onunki.
Anti prenses Frida Kahlo ile çıktığımız yolculuğa anti kahraman Julio Cortazar ile devam ediyoruz. Arjantin’in en büyük yazarlarından Cortazar sıradışı gerçekliğiyle karşımızda duruyor. Kitaplarında hep başka boyutlara geçmekten söz eden anti kahramanımız; dönüşen hayvanlarıyla, gerçekliği inanılmaz kurgulara sığdıran cümleleriyle ve kocaman gözleriyle karşımızda duruyor. Bazı hayatlar belki de yalnızca kendileri için yaşanmamıştır dedirten bir öykü onunki.
“Cortazar’ın belki de yaptığı en büyük yaramazlık, hayalî varlıklardan bir dünya yaratmasıydı” diyor yazar. Bu kitapla düşüncenin özgürleşebildiği uç noktaları, insan zihninin yaratabildiği mucizeleri ve yeryüzünün sek sek oyununa sığdığı sadeliği tatma fırsatı buluyoruz. (Tanıtım Bülteninden)
Listenin devamı için: