in

Kanaviçeler Kan Dövmesi

bir yufka benzemesidir annemin odalarda gizlendiği kinayeli bakışların ürkekliği
ve yüzünün nar çatlaması ki bundandır
filinta filinta ben kendimi gri bulutlara bağışlayacağım şimdi
bu benim diyetimdir
sonra oturdum kanaviçelere baktım
susuzluktan yüzölçümü kırışmış bozkırımın tenine kan kokusu almış bir kurt gibi ululadım
önce ellerinden sevmeye başladım seni

bir yerlere gittim ve bazı yerlerden hiç dönmedim aklımın sularına köprüler kurdum sırat sırat
evet ben hiç kimse veyahut ipsiz sapsız iyimser bir ayakkabının yorgunluktan kapı önüne bırakılmış halidir babamın cebindeki unuttuğu bayram şekerleri
onlar çocukluğumun şiirlere dize olacak kadar daha büyümediler
seni sevmeye başladım ellerinden önce

bitti sandıydım ki yanıp sönen trafik ışıkları gibiydi yalnızlığın ayak sesleri
ve ben gövdeme terleyen bir lağım faresi
usul usul belleğinden ifşa edeceğim bir yaprağının korku titreyişinden
biliyorum
bu kahkaha bu tepinen hayasızlık alçaklığın bir dudak bükülmesidir kendini infilak edinceye kadar yaşamak
ellerinden önce seni sevmeye başladım

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Boşluk

İran’da İktidar Destekli Paralel Baro Avukatlığı Nasıl Yıktı?