Film, teknolojik üstünlükleriyle bilgiyi elinde tutan Traag’ların, pembe tenli Om adı verilen insanları evcilleştirilebilir hayvanlar gibi gördüğü bir gezegende geçiyor ve türler arasındaki varoluş mücadelesini anlatıyor.
Filmin başında, bir kadın, Om ve bebeği çorak bir alanda yürürken görünür. Aniden, bir Traag’ın dev mavi eli onu agresif bir şekilde durdurur. Mavi el, kadınla zalimce oynamaya başlar ve sonunda kadın ölür. Ardından Traag’ın, Om yavrusunu evcilleştirmek üzere evine götürmesiyle olaylar gelişir.
Orijinal adı La Planète Sauvage olan filmin yapımına Prag’da 1968 yılında başlanmasına karşın, aynı yılın sonuna doğru Rusya’nın Çekoslavakya’yı işgal etmesi filmin çekim süresinin uzamasına neden olmuştur. Yönetmen Renè Laloux, filmin yapımında ve tasarımında Fransız roman/oyun yazarı, yönetmen, tasarımcı ve ressam olan Roland Topor’un desteğini almıştır. Roland Topor’un adını Roman Polanski’nin senaryolaştırıp çektiği Kiracı filminden de duymuştuk. Polanski, Kiracı filmini Roland Topor’un Le Locataire isimli kitabından uyarlamıştı.
1973’te gösterime giren film 1973 Cannes Film Festivali’nde aday gösterildi ve daha sonra Grand Prix’i kazandı. 11. Trieste Bilim Kurgu Film Festivali’nde Uluslararası Jüri Ödülü’nü kazandı.
Filmin bu denli etkileyici ve sarsıcı olmasını, bilim kurgu yazarı Stefan Wul’in kitabından uyarlanan başarılı senaryosunun yanında bu çok yönlü ve yetenekli insanların birlikte çalışmaları sonucu tasarlanan sürrealist görseller ile Alain Goraguer’in avangart caz türündeki müziğinin etkili bir şekilde harmanlanmış olmasına bağlıyorum. Filmde söz konusu olan Om’ların biz insan türünü simgeliyor olması ve filmin psikedelikliğe özgü bir ruh içermesi, filmi merak ve tedirginlikle izlememize yol açıyor.
Filmin, 1970’lerdeki sosyal ve politik iklimi simgelediği söylenir. Bu anlamda sadece döneminin değil tüm zamanların sosyal, politik ve hatta insan, hayvan, doğa düzeyinde evrensel bir varoluş mücadelesine dair etkileyici alegoriler taşıdığını bugün çok rahatlıkla söyleyebiliriz.
