27 Mart 2021’de, 47 yaşımdan henüz sadece 3 gün almışken, soğuk bir hastane odasında öğle yemeğinde çıkan haşlanmış tavuk ve bezelye püresini yedikten yarım saat sonra fenalaştım. Yaklaşık 5 yıldır bağırsak kanseriyle boğuşmakla meşguldüm. İşler son bir yılda kontrolden çıkmış, hastalık bazı hayati organlarda metastaz yapmış ve genel durumum oldukça kötüleşmişti. Fenalaşmamı takip eden üç günün son ikisini komada geçirdim ve hemşirenin hastayı kaybetmek üzereyiz dediğini duyduktan sonra, dükkanı çocuklarımın işletip işletemeyeceğini kaygıyla düşünürken son nefesimi vermiş bulundum. Böylece ölüler aleminin sakin dokusuna işleyişim aniden ve tuhaf bir kolaylıkla gerçekleşmiş oldu.
Eğer yeni öldüyseniz, başkalaşımını tamamlayarak kozasını terkeden bir böceğin yürümeyi ve belki de uçmayı becerebilmesini şaşkınlıkla duyumsaması gibi, siz de kendinizde bulunan ve farkında olmadığınız bazı alışılmadık işlevleri farkediveriyorsunuz. Örneğin; artık nefes almanıza gerek kalmıyor, bir şeyler solumak zorunda olmadan da “yaşayabilmek” becerisine sahip olmanız size oldukça tuhaf geliyor. Ayrıca nefes alıp vermekten kurtulmanın ne kadar rahatlatıcı olduğunu size anlatamam, bu ancak tecrübe edilerek kavranabilecek bir durum. Ölü olduğunuzda yaşamaklar içinde beyninizi her an meşgul eden binbir türlü dert ve sıkıntının büyük çoğunluğundan da azade oluyorsunuz fakat can sıkıntısı hariç.
Ben de bu can sıkıntımı giderebilmek için bir işe girmeye karar verdim ve ölülüğümün henüz ilk saatlerinde bir büroda işe başladım. İşim sadece tek bir kişinin sığabileceği daracık ve çok çok yüksek bir tavanı olan gri bir odada bazı dosyaları tasnif etmekten ibaretti. Odamda sadece küçük bir masa ve karşısında neredeyse göğe doğru yükselen dosyalarla dolu demir raflar ve rafların yanında da dosyalara ulaşılabilmesini kolaylaştırmak için iliştirilmiş bir merdiven vardı.
Şimdi artık beklentilerimden ve arzularımdan sıyrılmış bir halde sadece işime odaklanmış durumdaydım. Acele etmeme gerek yoktu, ne yapmam gerektiğini sanki yüzyıllardır biliyor gibiyim: falanca şeyi şuradan al ve buraya koy ya da benzer başka bir şey işte.
Eğer bu hikayeden ilginç ve işe yarar bir yaşam dersi ya da heyecan verici olaylar falan bekliyorduysanız üzgünüm. Olan biten bundan ibaretti işte.