Avustralya kıtasında yaşayan yerlilerin hayatlarını kabusa çevirecek gelişme, kıtanın Hollandalı denizciler tarafından 1606 yılında farkedilmesiyle birlikte başladı. Her ne kadar Amerikan yerlilerine uygulanan soykırım kadar gündeme gelmese de, Avustralya’yı sömürgeleştiren İngilizler burada milyonlarca yerliyi hem köleleştirdi, hem de kanlı bir soykırım uygulayarak insanlık tarihinde utanç verici bir sayfa daha açtı. Kıtanın yerlilerine, Latince kökenli “başlangıçtan beri” anlamına gelen Aborjin ismini yine sömürgeciler verdi.
Londra’daki hapishanelerde tutulan katil, hırsız ve tecavüzcülerin pek çoğu Avustralya’nın sömürgeleştirilmesinde öncüler olarak kıtaya yollandı. Yerlilerin pek çoğu bu yeni sömürgeciler tarafından taşınan çiçek virüsüne yenik düşerek hayatını kaybetti, direnç gösterebilenleri ise daha kötü bir yazgı bekliyordu. Madenlerde, demiryolu inşaatlarında ve genç Avustralya kapitalizminin emekleme döneminde daha pek çok emek yoğun sektörde acımasızca çalıştırıldılar, ellerinden tüm hakları alındı, topraklarından sürüldüler ve aşağılanmanın en acı biçimlerine maruz bırakıldılar.
1824 yılında çıkarılan ve güvenlik gerekçesine dayanan bir sömürgeci yasa sayesinde, Avustralya yerlilerinin katledilmelerinin önü açıldı. 750 bin civarında olan kıtanın yerli nüfusu soykırımdan sonra 31 bine kadar geriledi. Günümüzde Aborjinler toplumun en yoksul, en dışlanmış bölümünü oluşturuyor. Çocuk ölümleri, intiharlar, uyuşturucu ve alkol bağımlılığı, işsizlik ve şiddet tarihsel bir travmaya uğramış Aborjinler arasında çok yaygın.
Doğaya ve hayata nasıl baktıklarını anlatan bir Aborjin duasıyla yazımızı bitirelim.
“Seni ayakta tutmaya yetecek kadar güzelliklerle dolu bir yaşam sürmeni dilerim.
Aydınlık bir bakış açısına sahip olmana yetecek kadar güneş diliyorum.
Güneşi daha çok sevmene yetecek kadar yağmur diliyorum.
Ruhunu canlı tutmaya yetecek kadar mutluluk diliyorum.
Yaşamdaki en küçük zevklerin daha büyükmüş gibi algılanmasına yetecek kadar acı diliyorum.
İsteklerini tatmin etmeye yetecek kadar kazanç diliyorum.
Sahip olduğun her şeyi takdir etmene yetecek kadar kayıp diliyorum.
Son elvedayı atlatmana yetecek kadar merhaba diliyorum…”
Aborjin soykırımı hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.
Daily Mail gazetesinin internet sitesinde yayınlanan 1890-1930 arasında çekilmiş bazı fotoğraflar, sömürgeciliğin ve Avrupa emperyalizminin vahşi yüzünü bize tekrar hatırlatıyor.
