in

Yaptıkları Müziği Yaşayan Macar Çingene Topluluğu: Ando Drom (1)

Ando Drom Topluluğu kendi içini dışarıya gösteren ilk Çingene müzik topluluklarından oldu. Salt bu yönüyle düşündüğümüzde bile ‘onlar özeldir’ diyebiliriz.

Bu yazı dizisinde, kendilerini kültürlerinin ve geleneksel müziklerinin korunmasına ve gelişimine adamış bir Çingene topluluğundan bahsederek söze girmek istiyorum.

Her biri şu an başka başka gruplar ve projelerde yer alıyor olsalar da, biz onları en azından bu anlatıda bir arada düşünelim. İşte karşımızda bir dizi Roman sanatçı var ve size seslerini duyurmak için bekleşiyorlar gelin onları biraz daha yakından tanıyalım;

“Jeno”: Grubun lideri ve vokal, gitar, mandolin, tambura, kaşık, sözlü notalar, ud, konuşan davul ve bir sürü perküsyon gibi fazla sayıda çalgı çalabilme hünerine sahip Jeno Zsigo.

“Mitsou”: Nerede ve ne zaman duyarsanız duyun onun sesini her zaman tanıyacağınıza emin olduğum vokal, sözlü bas ve sözlü vuruş meziyetlerine sahip Monika Juhasz Michura.

“Goima”: Vokaller ve ‘sözlü basta’ sesini ayırt edeceğiniz Antal Kovacs

“Anti”:  Gitar, perküsyon ve vokal yetenekli, aileden bir başka Kovacs.

“Gusti”: Orijinal bas, perküsyon ve vokal eşlikçisi Janos lakatos.

Ve işte Ando Drom müzik topluluğu.

Bu yazı boyunca onlara, tıpkı kendileri gibi; Jeno, Mitsou, Goima, Anti, Gusti gibi kısa adları ya da lakapları ile hitap etmek daha doğru olacak.

Tabi gruba katkı sağlayan başkaca müzisyenlerimiz de var. İlk albümlerinin kayıtları alınırken albüme katkıda bulunan özel müzisyenler bunlar. Fransa’dan Monika Horvet, Lijos Kathy, akordion virtüözü Francois Castillo ve kemanda Bruno Girard gibi ünlü Fransız Bratsch topluluğunun üyeleri.

Şimdi hazır hızımızı almışken hemen sözünü etmek istediğim nefis gruba ve albümüne derinden yaklaşalım.

Ando Drom ve yaptıkları “Phari Mamo” adlı albümleri çok özeldir diyerek iddialı bir giriş yapalım. Grubunun kurucusu Jeno Zsigo, başlangıçta Budapeşte’nin Roman yerleşimlerinde bir sosyal hizmet uzmanıymış ve 1980’lerin başında Macaristan’da düzenli olarak turne düzenlediği bir çocuk korosu ve dans topluluğuna başkanlık etmiş. Her zaman büyük beğeni toplayan bu amatör grup 1984’te bir festivalde olağanüstü başarılı bir performans sergiledikten sonra profesyonel bir topluluğa dönüşmeye başlamışlar.

Roman dilinde ‘Yolda’ anlamına gelen Ando Drom, Aynı zamanda gençler için müzik, tiyatro ve sanat alanında çalışma yapan ve Roman Parlamentosu ile yakın işbirliği içerisinde, Macar Çingenelerinin kültürünü besleyen bir vakfın adı.

İlk albümleri Ando Drom, topluluğunun uluslararası alandaki ilk büyük çıkışı olarak gösteriliyor. Budapeşte’deki meşhur Tomtom Stüdyoları’nda yapılan bu kayıtlar, duygusal baladlar, romantik süitler ve heyecan verici şenlik şarkılarından oluşmakta.

Topluluğun Phari Mamo adlı albümlerinin meşakkatli bir hazırlık döneminden sonra, nihayet kayıt sürecine geçildiğinde ise bir müzisyen dayanışmasına rastlarsınız.

Önce Macar bir virtüöz kemancı davet edilir ve Paris merkezli Grup Bratsch üyelerinden, kemanda Bruno Girard, akordionda Francois Castiello bu kayıtlara katılmak için hızlıca Budapeşte’ye doğru yola çıkarlar.

Bu nefis albümün odak noktası ise Mitsou’nun mükemmel sesi. İşte bu gerçek bir keşif. Söylediği şarkılar gezgin Çingenelerin müzikal geleneğine sıkı sıkıya bağladır. Grubun adeta ‘vokal akrobasisi’ diyebileceğimiz bu çalışmalar bir tamamlayıcı performans olarak, gerçekten kulaklarımızın pasını siliyor.

Keman ve akordionlar, gitarlar ve mandolinler dışında, geleneksel vurmalı çalgılar arasında, süt güğümleri, konuşan davullar, çanak çömlekler ve kaşıklar bulunur.

Albümün içeriğinde ise; derin duygusal parçalar, ayrılık acısı, uzaktaki sevgilinin özlemi ve günlük Çingene yaşamının sorunlarından söz edilmekte. Albümün yeni bir kaydı olup olmadığını bilmiyorum. Zira grup bugün o ilk çekirdek halinde değil artık, bünyesinden birçok grup çıktı.

Ben ise ancak, elimde bulunan albümlerinin, yani kayıtlara alınmış bu müzikal eserlerin detaylı, bilgilendirici ve bolca resimli bir kitapçığı ile birlikte sunulduğunu size söyleyebilirim.

Ama bir şekilde sizin bu albümü ya da tek tek şarkılarını bulabileceğinizi ve içinizdeki müzik hazinesine katabileceğinizi biliyorum. Dinlemeniz için eklediğimiz birkaç linkten daha fazla bir şey elimizden gelmiyor. Onları duymak için mücadele etmelisiniz.

Kökleri Hindistan’ın Rajasthan bölgesinden gelen, Ando Drom’un egzotik sesli şarkıcısı Mitsou’nun sesi sıradan değildir. Ses kökeni hakkında “İlk kez bir Rajasthani müziği kaseti dinlediğimden beri oraya gitmeyi hayal ediyorum. Biz Çingeneler oradan bir şekilde buraya geldik ve alışılmadık bir miktarda damarlarımda Rajasthani kanı hareket ediyor’’, diyerek bu durumdan söz ediyor. Mitsou’da bir Çingene müzik ailesinden geliyor. Macaristan’ın, Romanya sınırında bir köyde yaşayan, sesi ile başkentte ödül kazanan annesinden söz ederken, bir paradoksu da belirtiyor.

“Fakat biz çok fakirdik, annem ayakkabı dahi alamıyor ve Budapeşte’ye ödülünü almak için gitmeye utanıyordu” diyerek o günlerin acımasız koşullarını bize hisstettiriyor. Ve gülümseyerek ‘ama o gitmese de onun şarkıları gitti’’ diye ekliyor.

Ando Drom grup üyelerinden Goima, Anti’nin babasıdır ve o halihazırda görkemli bir dansçıdır. Dedesiyle birlikte ilk sahne aldıkları o çocukluk dönemini anlatırken şöyle der;

‘Ünlü bir dansçı olan dedem, henüz 3 yaşındayken beni yetenekli bulmuş. Gerçekte onun hüneri beni karşıladığında, en sevdiğim şey yiyecekleri ceplerine saklamaktı. Yine onun sayesinde şarkı ve ses yapımını da genişletmeye çalıştım’’ 

Bu geçmişe yönelik ilginç anılar onların müziklerini beslemiş geliştirmiş. Duyduğunuz gibi, geçmiş ile gelecek arasında bir yerde bu nefis topluluk. Seslerini duyduğunuzda, bir anda yüzlerce yıl önce Karpat Dağları’nda gezgin Çingene yaşamına, bir başka anda ise bir Budapeşte akşamına götürebilir sizi.

Ama ben çok daha eskilere gitmek ve Macar Çingeneleri’nin müzikal serüveninden söz etmek istiyorum, eminim bilenler hemen hatırlayacaktır ‘Patrick Williams’ı’ diyerek anlatımı biraz daha genişleteyim: Ünlü besteci, geleneksel Macar Çingene müziğini iki ayrı kategoriye ayırır. İlk önce saf Çingene müziğinin, Macar halk müziğine çok erken entegre edildiğini söyler. Tabi Bela Bartok bu sözün üzerine ne derdi onu bilemeyiz.

En iyisi konuyu dağıtmayalım ve ‘Macar Çingene müziğinin’, Macar müziği ile etkileşiminden söz etmeye dönelim. Esasen bu anlatımın, derinliğinde yer alan konu tam olarak bu. Ama bunu bir iki ayrı yazıda anlatmak gerek, dilerseniz bir sonraki yazı da devam diyelim…

 

Bir Yorum

Cevap Yazın

One Ping

  1. Pingback:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

2019 National Geographic Yılın Seyahat Fotoğrafı Yarışmasında Finale Kalan 30 Fotoğraf

Heidegger’in “Kara Defterleri”, Sadece Kapak Renginden Dolayı Kara Değil