Her zaman derim: Dünyayı mantarlar kurtaracak. Yakın zamanda bu sözümü doğrulayacak bir gelişme yaşandı. Pakistan’nın başkenti İslamabad’daki büyük bir çöp yığınında, plastikleri doğada çözünür kılabilen enzimler salgılayan bir mantar türü bulundu.
Bilindiği üzere plastik maddelerin doğada çözünmesi için yüzyıllar gerekmektedir. Sanayi faaliyetlerinin artması ve gelişen teknoloji, insanlığın plastik kullanımı artırmıştır ve neredeyse çözünemeyen bu maddeler, çevre için tehdit oluşturmuştur.
Royal Botanic Gardens’ın yayınladığı rapora göre plastiği eriten bu mantar türüne ait enzimlerin hangi gen tarafından yönetildiği bulunursa plastiklerin endüstriyel çöp niteliğinden kurtulacağı ve doğa için risk oluşturmayacağı düşünülüyor.
Keşfi sağlanan bu mantar türü, polyester ve poliüretan gibi sanayide sıklıkla kullanılan birçok plastik türünü yok etme özelliği taşıyor.
Eğer enzim laboratuvar ortamında kullanıma uygun koşullara getirilirse su altındaki kirliliğe de çözüm olması bekleniyor.
Mantarlar geri dönüşüm konusunda ekosistemde çok önemli bir konuma sahiptirler. Önce yiyecekleri sindirirler sonra da bunları yutarlar. Bunu yapabilmek için özel enzimler üretirler.
Yaşam, doğum ile ölüm arasında geçen bir dönüşümdür. Bu dönüşümde bizlere en çok yardımcı olan canlılardan birisi de mantarlardır.
Demek istiyorum ki, dünyayı tek hücreli canlılar kurtaracak.
doğa kendi önlemini alıyor
belki de dünyayı bu mantar kurtaracak
Kontrolsüz kullanım büyük felaketlere sebep olabilir. Umarım atık temizleme konusunda bu mantarla ilgili her türlü bilgi elde edilmeden çalışmalara başlanmaz. Plastik gibi bir maddeyi yok edebiliyorsa daha neler yok edebilir.
Merhabalar, konuyla ilgili araştırma yaptım ve ben de poli-esterlerim kimyasal olarak hangi reaksiyonlarla parçalanabileceğine baktım. İlgili yazıdan şöyle bir parçayı sizinle paylaşmak istedim:
“Pakistan’daki çöp yığınlarından alınan örneklerde, özellikle de poliester poliüretan tipi plastiğin doğal bozunma süresinden çok daha hızlı bozunduğu tespit edilmiştir. Nedenini inceleyen bilim insanları, A. tubingensis türü mantarların ürettiği esteraz ve lipaz enzimlerinin bu biyobozunmaya neden olduğunu göstermişlerdir. Bu enzimler başka canlılarda da üretilebilir; örneğin lipaz, insanda da üretilen bir enzimdir. Ancak mantarlardaki bu enzimlerin plastiği parçalayabilmesi, söz konusu mantarların evrimsel bir adaptasyon sürecinden geçtiğini göstermektedir. Daha önceden Geomyces pannorum ve Phoma cinsi mantarların plastiği sindirebildiği gösterilmişti – ki bu, söz konusu plastik sindirme özelliğinin bağımsız olarak evrimleşebildiğini göstermektedir.”
Royal Botanic Gardens dediğiniz botanik bahçesinin adı “Kew”. Tam adı “Kew Royal Botanic Gardens”
Kaynak olarak verdiğiniz link de Fungi Sempozyumu ile ilgili katılım bilgilerini içeren bir sayfa. Bu yazıyla bir ilgisi yok.
Lütfen kaynaklarınızı daha düzgün veriniz.
Merhabalar linkin verilmesinin sebebi ingiltere’deki botanik bahçelerinin neden böyle bir rapor yayınlandığını anlatmak içindi Kew ile ilgili detaylı bilgi için anasayfaya gidilir diye düşündüm sonuç olarak burada amaç ülkemizde eşdeğeri olmayan bir kurumun sempozyumlar yayınlayıp raporlar paylaştığını göstermekti