Neden Gülüyoruz?
Bir sosyal iletişim biçimi olarak gülmek ve gülümsemek tüm kültürlerde var olan bir davranıştır. İnsanlar arasında olumlu ilişkilerin gelişmesi için çok önemli olan bu işaretin evrimsel geçmişi ve işlevi hakkında çeşitli teoriler vardır ancak mutlak bir yargı bulunmamaktadır.
Yanlış Alarm Kuramı
Nörobilim alanında önemli bir isim olan Hintli nörolog ve bilim insanı Vilayanur S. Ramachandran’ın insanların neden güldüğü sorusuna cevap olacak ilgi çekici bir teorisi vardır: Yanlış alarm. Ramachandran, “Öykücü Beyin” isimli kitabında yanlış alarm teorisini şöyle açıklamaktadır: ‘’Bir etnoloğa göre, herhangi bir basmakalıp ses çıkarmak, hemen her zaman organizmanın bir sosyal grupta diğerlerine bir şeyler iletme çabasını göstermektedir. Şimdi gülmede bu ne olabilir? Benim düşüncem, gülmenin ana amacının sosyal grup içinde diğer bireylerin (çoğunlukla akrabaların) ikaz edilmesini sağlaması, yani saptanan anormalliğin önemsiz olup endişelenecek bir şey olmadığı mesajı vermesidir. Gülen birey ortada bir yanlış alarm olduğunu keşfettiğini duyurur; siz geri kalan arkadaşlar için, sahte bir tehdit vardır ve değerli enerji ve kaynaklarınızı bunun için harcamanıza gerek yoktur. Bu aynı zamanda gülmenin neden bu kadar bulaşıcı olduğunu da açıklıyor, çünkü bu tür bir sinyal sosyal grup içinde yayılarak çoğaltılabilir.
Mizahın “yanlış alarm kuramı” kaba komediyi de açıklayabilir. Bir adamı izliyorsunuz -tercihen iri yarı ve kendini beğenmiş biri- caddede yürürken bir anda muz kabuğuna basıp kayar ve düşer. Kafasını kaldırıma çarpar ve kafatası yarılırsa, kan fışkırdığını görüp muhtemelen gülmezdiniz; hemen yardımına koşar veya en yakın telefona gidip ambulans çağınrdınız. Fakat ayağa kalkar ve yüzündeki meyve artıklarını temizledikten sonra yürümeye devam ederse muhtemelen kahkahayı patlatırdınız. Böylece orada bulunan diğer kişilere yardıma koşmaya veya endişelenmeye gerek yok mesajı verirdiniz. Elbette, Laurel ve Hardy’yi ya da Mr. Bean’i seyrederken, talihsiz kurbanın başına gelen “gerçek” yaralanmaları daha fazla hoş görme eğilimindeyiz, çünkü bunun sadece bir film olduğunun tamamen farkındayız. Bu model, gülmenin evrimsel kökenini açıklamasına rağmen, modern insanlar arasında mizahın işlevlerini asla açıklamaz. Yine de, mekanizma bir kez ortaya çıktı mı, başka amaçlar için de kolaylıkla kullanılabilir. (Evrimde bu yaygındır. Kuşlarda tüyler aslında yalıtım sağlamak için evrimleşmiş, fakat sonrasında uçmak için uyum sağlamıştır.)
Yeni bilgiler ışığında olayları yeniden yorumlama yeteneği kuşaklar boyunca insanlara daha büyük fikirleri veya kavramları neşeyle yan yana getirmeye yardım etmek için geliştirilmiş olabilir -yaratıcılık denen şey bu olabilir.
Tanıdık fikirleri yeni ve farklı bir noktadan görme yeteneği (mizahın vazgeçilmez unsuru), tutucu düşünmeye karşı panzehir işlevi görüp yaratıcılığı hızlandırabilir. Gülme ve mizah, yaratıcılık için prova niteliği taşıyabilir ve eğer öyle ise, belki de şakalar, kelime oyunları ve diğer mizah türleri ilkokullarda resmi eğitimin parçası olarak çok erken dönemlerden itibaren verilmelidir. Bu öneriler mizahın mantıksal yapısını açıklamaya yardım edebilse de, bazen mizahın neden psikolojik bir savunma mekanizması olarak kullanıldığını açıklamaz.
Sayısız fıkranın ölüm veya cinsellik gibi rahatsız edici konularda olması tesadüf mü? Bir olasılık şu: Fıkralar rahatsız edici anormallikleri, sanki bir sonucu yokmuş gibi, zekice bir yolla önemsiz hale getirme çabası olabilir; kendi yanlış alarm mekanizmalarınızı kapatarak, kendinizi korkularınızdan uzaklaştırırsınız. Böylece sosyal grup içindeki diğer bireyleri yatıştırmak için evrimleşmiş bir özellik, şimdi gerçekten stresli durumlarla uğraşmak için içselleştirilmiş ve asabi gülme denen şekilde ortaya çıkmıştır. Böylece “asabi gülme” gibi gizemli bir fenomen bile burada bahsedilen bazı evrimsel fikirlerin ışığı altında mantıklı hale gelmekte.
Gülümsemenin Evrimi
Gülümseme de -gülme veya kahkahanın daha “hafif’’ bir biçimi olarak benzer evrimsel kökene sahip olabilir. Atalarınızdan biri belli bir mesafeden ona doğru gelen bir başka bireyle karşılaştığında, yabancıların çoğunun potansiyel düşman olduğu varsayıldığından, tehditkar bir yüz ifadesiyle köpekdişlerini gösterebilir. Bireyin “arkadaş” veya “aileden biri” olarak tanınması üzerine, yüzündeki ifadeyi yarı yolda iptal ederek gülümsemeye çevirebilir ve bu da sonrasında insanların karşılaşmalarında ortaya koydukları bir ritüel halinde evrimleşmiş olabilir: “Bir tehdit oluşturmadığını biliyor ve karşılık veriyorum. Benim tasarımda, bir gülümseme yanda kesilmiş bir hazırlık tepkisidir, tıpkı kahkahada olduğu gibi.’’
Kısacası Ramachandran’ın yanlış alarm teorisine göre gülmek bir anlamda “boşa enerji harcamanıza gerek yok, herşey yolunda’’ deme şeklidir. Tehlike beklentisinin boşa çıkması ile yaşanan gerilim gülme ile yerini rahatlamaya bırakır ve çıkarılan ses ile de çevreye ortamın güvenli olduğu mesajı verilir. Gülümsemek ise yine güvende olduğunun farkına vardıktan sonra oluşan yarıda bırakılmış bir tehdit ifadesidir. Şimdi havaya atılan bebeklerin onları düşerken tuttuğunuzda ya da saklandığınız yerden onlara ‘ceeee’ yaptınızda attıkları kahkahayı düşünün. Bir tehlike olduğunu sezen ve korkan bebeğiniz, ortada korkacak bir şey olmadığını farkedip korkusunun yerini güven duygusuna bıraktığı için kahkahalara boğuluyor olabilir. Ne dersiniz?
Yanlış alarm kuramı mizahı açıklamıyorsa da açıklamak için uygun bir perspektif sunmaktadır. Yanlış alarm ve mizah unsurunun ortak noktası bir tezatlığın fark edilmesidir. Komik bulma durumu tezatlığı işaretleyerek yoğunlaşmayı önler ve zihinsel enerjinin ekonomisine hizmet eder, kahkaha kendiliğinden düşünmeyi sekteye uğratan bir boşalmadır. Üstelik gülmenin sosyal protesto boyutu, tezatlığı yapan kişinin utanmasına neden olarak hatanın hizaya getirilmesine hizmet eder. Gülen birisiyle tartışma yapılamaz. Gülme nokta koyucu bir eylemdir, fıkralarda bu yüzden komik unsur en sonda yer alır. Bu durum, gülmenin sadece bireysel çapta değil sosyal olarak da enerji ekonomisine yaradığını, mizaha konu olan hatalı bir söz veya yargının sosyal konsensüs tarafından çabucak komik ilan edildiğini göstermektedir.