in ,

Bengalli Öncü Müslüman Feminist: Begum Rokeya

Begum Rokeya, 1880’de o zamanlar İngiliz yönetimi altında bulunan Bengal’de (Şimdiki Bangladeş) dünyaya geldi. Hayatını kız çocuklarının eğitimine ve kadınların güçlendirilmesine adayan Bangladeşli Müslüman feminist, sosyal reformcu ve yazardır. Kızların eğitimine önem vermeyen baskıcı bir ailede yetişen Rokeya, kendi çabası ile gizlice İngilizce öğrenmiştir. Roman, şiir, kısa öykü, bilim kurgu, hiciv, tez çalışması ve deneme yazdı. Yazılarında, erkeklerin ve kadınların, eşit varlıklar olarak eşit haklara sahip olması gerektiğini savundu.

Kadınların baskıcı bir toplumda yaşadığı zorlukları ve haksızlıkları ilk olarak kendi ailesi üzerinden deneyimledi. Çocuk yaştaki kız kardeşinin evliliğe zorlanması Rokeya üzerinde tüm hayatının seyrini değiştirecek bir etki yarattı.

Kadın haklarına duyarlı bir erkek olan Syed Sakhawat Hossain ile mutlu bir evlilik yapmıştır. Eşi, Rokeya’ya yazıları ve faaliyetleri için maddi- manevi yardımda bulunmuş ve teşvik etmiştir.

Rokeya, ilk okulunu 1909’da sadece beş öğrenciyle müslüman kızlar için açmıştır. 1910’da okulunu kapatmaya zorlanmış ancak 1911’de Kalküta’da yeniden açmış ve öğrenci sayısı 1915’e kadar 84’e yükselmiştir. Sakhawat Anıtı Kız Okulu bugün halen varlığını sürdürmektedir.

1916’da, kadın eğitimi ve istihdamı için öne çıkan bir örgüt olan Müslüman Kadınlar Derneği’ni kurmuştur. 1926’da kadınların eğitim haklarını desteklemek için Bengal Kadınları Eğitim Konferansı’nı düzenlemiş ve kadınları bu konuda ilk kez bir araya getirmiştir.

Kadın ve erkek rollerinin değiştiği, Bangladeş’in en önemli edebi eserlerinden olan “Sultana’nın Rüyası”nı yazmıştır. -Kitap Versus Yayınları tarafından Türkçe’ye de çevrilmiştir- Bu yazarın ingilizce olarak yazdığı ilk eserdir de. Ülkesinin genelinde ve birçok Müslüman toplumda baskı altında yaşayan, hareme kapatılan, henüz çocukken evlendirilen, eğitim alamayan kadınlara ithaf edilen Sultana’nın Rüyası’nda kadın ve erkek rolleri değiştirilir. Erkeklerin eve kapatıldığı, kadınlarınsa siyasette, bilimde, sanatta ve sokakta yer aldığı ütopik bir kadınlar ülkesi betimlenir. Kadınlar zekalarını kullanırken erkekler ev işleriyle oyalanır. Bangladeş’de Rokeya’nın hem doğum hem de ölüm günü olan 9 aralık, her yıl “Rokeya Günü” olarak kutlanmaktadır.

Yazan fionamimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Xavier Dolan’dan Bir Süreç Filmi: Laurence Anyways

Modern İnsana Açık Mektup